Cennete Komşu Almak Hikayesi
Padişah ve Köylünün Komşu, Kıssadan Hisse Hikayesi
Vaktiyle padişahlardan biri şehri dolaşmaya çıkmıştı. Tanınmamak için kıyafetini değiştirmiş, yanına da bir kölesini almıştı. Halkın kendi yönetimi hakkında neler düşündüğünü öğrenmek istemişti.
Mevsim kıştı, soğuk her yeri kasıp kavuruyordu. Yolu bir mescide düştü. İki yoksul bir köşede titreyerek oturuyordu. Gidecek başka yerleri de yoktu. Onların ne konuştuğunu merak eden padişah yanlarına sokuldu.
Fakirlerden şakacı olanın soğuktan şikayet ediyordu. Yarın cennete gittiğimizde bizim padişahı oraya sokmayacağım, cennetin duvarına yaklaştığına görürsem pabucumu çıkarıp kafasına vuracağım. Öteki meraklı sordu.
Onu niçin cennete sokmayacakmışsın. Tabii sokmam. Biz burada soğuktan donarken o sarayında keyif sürsün. Bizim halimizden haberdar olmasın. Sonra da kalkıp cennete bana komşu olsun. Ben öyle komşum istemem arkadaş gülüştüler.
Padişah böylesine bu mescidi ve adamları unutma. Saraya dönünce mescide adamlar da yolladı. İki fakire alıp saraya getirdiler Zavalılar başımıza neler gelecek diye korkuyla bekleşirken onları dayalı döşeli bir odaya yerleştirdiler. Burada yiyip, içip,
yatacak padişahımıza dua edeceksiniz. Cennette size komşu olmasına karşı çıkmayacaksınız dediler.
Padişah iyi niyetli olduğunu böylece göstermiş oldu . Peygamberimiz yoksula yardım edenleri şöyle övmüştür. Bir mümini dünya dertlerinden kurtaranı Allah ahiret dertlerinden kurtarır.
Nasrettin Hoca Fıkraları – Ezop Masalları