
Bir zamanlar, yemyeşil yaprakları ve zıplayıp zıplayıp eğlenmeyi seven küçük bir kurbağa yaşardı. Adı Minik Kurbağa’ydı. Minik, göletin kenarında, rengârenk çiçeklerle süslü bir su bitkisinin üzerinde mutlu mesut yaşardı. Her sabah güneşin ilk ışıklarıyla uyanır, arkadaşlarıyla birlikte gölette yüzmenin ve etrafta maceranın tadını çıkarırdı.
Bir gün, Minik ve arkadaşları göletin etrafında oyun oynarken, uzaklardan bir ses duydular. Merakla sesin geldiği yöne doğru zıpladılar ve büyük, yaşlı bir kaplumbağanın ağladığını gördüler. Kaplumbağa, ağır adımlarla yürüyordu ama ayağına takılan bir çuval nedeniyle dengesini kaybedip düştü.

Minik, hemen arkadaşlarına baktı ve birlikte kaplumbağaya yardım etmeye karar verdiler. Tabii ki yardım ederiz! dedi Minik neşeyle. Önce çuvalı kaldırmak için el ele verdiler. Sinirli bir şekilde çuvalı kaldırıp kaplumbağanın yanından çekmeye başladılar. Birlikte çalıştıkları için çuval, kaplumbağanın ayağından kolayca kurtuldu.
Kaplumbağa, derin bir nefes alarak tebessüm etti. Çok teşekkür ederim, küçük dostlarım. Benim adım Eski Kaplumbağa. Yolculuğum sırasında yanlışlıkla bu çuvalı topladım ve şimdi geri dönmem gerekiyor. Ama ayağım hala biraz ağrıyor.

Minik hemen destek olmaya karar verdi. Biz size yardım edebiliriz, Eski Kaplumbağa. Nerede yaşadığınızı söyleyin, birlikte oraya gidebiliriz.
Eski Kaplumbağa, göletin ötesinde bulunan büyük ormana gideyorken yanlış yola sapmıştı. Minik ve arkadaşları, ormanın yolu hakkında biraz bilgi sahibi olmasalar da, birlikte karar verip ormana doğru yol almaya başladılar.

Yolda ilerlerken, karşılarına birçok hayvan çıktı. İlk olarak, neşeli bir sincabın ağaçların arasında zıpladığını gördüler. Merhaba, siz nereye gidiyorsunuz? diye sordu sincap.
Eski Kaplumbağa'yı evine götürmek için ormana gidiyoruz, dedi Minik.

Sincap gülümsedi. Harika! Ben de size yol gösterebilirim. Ormanın içinden geçen küçük patikayı biliyorum. Onu takip edin, sizi doğru yöne götürür.
Tüm grup, sincapın gösterdiği patikayı takip etmeye başladı. Yolda ilerlerken, Minik ve arkadaşları birbirlerine yardım etmeyi, paylaşmayı ve dayanışmanın önemini öğrendiler. Eski Kaplumbağa da onların bu güzel davranışlarına hayran kaldı.

Bir süre sonra, yolculukları sırasında büyük bir nehirle karşılaştılar. Nehrin karşısına geçmeleri gerekiyordu ama nehir çok geniş görünüyordu. Minik biraz endişelendi, ama pes etmediler. Kaplumbağa sakin bir sesle konuştu: Herkes sakin olsun. Doğada her durumla başa çıkmanın bir yolu vardır. Belki de bu nehrin üzerinde geçebileceğimiz bir tahta parçası bulabiliriz.
Minik ve arkadaşları göletteki ağaç dallarını toplamaya başladılar. Hep birlikte çalışarak sağlam bir sal yaptı. Eski Kaplumbağa, salu ustalığıyla inşa etmelerine yardımcı oldu. Sal hazır olduğunda, herkes sırasıyla nehre geçti. Minik önce geçti, ardından kedi balığıyla yüzerek diğer taraftan geldi. Herkes güvenle karşı kıyıya ulaştı.

Ormanın derinliklerine doğru ilerledikçe, hava daha yeşil ve huzurlu hale gelmeye başladı. Minik, arkadaşlarıyla birlikte ormanın güzelliklerini keşfederken, yeni şeyler öğrenmeye devam ettiler. Renkli kelebekler, cıvıl cıvıl kuşlar ve çeşitli hayvanlarla tanıştılar. Her biri onlara doğanın ne kadar değerli olduğunu ve her canlının ekosistemde önemli bir yeri olduğunu anlattı.
Gün batarken, nihayet Eski Kaplumbağa'nın evine ulaştılar. Gorülmekte olan evin etrafı, dostça hayvanlarla doluydu. Eski Kaplumbağa, dostlarına minnettarlığını ifade etmek için onlara lezzetli meyveler ve taze sebzeler sundu. Minik ve arkadaşları, uzun bir maceranın ardından mutlu ve gururlu hislerle evlerine döndüler.

Gölete geri döndüklerinde, gün batımının güzelliği onları bekliyordu. Ufukta güneşin kızıl ışıkları suya yansıyordu. Minik, gözlerini kapatıp bu güzel anın tadını çıkardı. Bugün harika bir gün geçirdik, dedi gülümseyerek. Birlikte çalışarak büyük bir iş başardık ve yeni arkadaşlar edindik.

Arkadaşları da aynı şekilde düşündüler. O günden sonra, Minik Kurbağa ve arkadaşları, göletin etrafında her yeni günü bir macera olarak gördüler. Yardımlaşmanın, arkadaşlığın ve doğaya saygının önemini unutmadan, mutlu mesut yaşadılar.

Ve böylece, Minik Kurbağa'nın macerası, hem kendisi hem de çevresindekiler için unutulmaz bir ders oldu. Her zaman birlikte çalışmanın, yardımseverliğin ve sevginin her zorluğun üstesinden gelebileceğini öğrenmişlerdi. Göletin etrafında mutluluk ve huzur içinde, güzel günler geçirmeye devam ettiler.
Yorumlar (0)
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!