Ramazan’a Yolculuk Hikâyesi

Ramazan'a Yolculuk Kıssadan Hisse

Abone Ol google news
Ramazan'a Yolculuk Kıssadan Hisse
Ramazan’a Yolculuk Kıssadan Hisse

Ramazan’a Yolculuk Kıssadan Hisse

Delikanlı artık kararını vermişti. Bu kararı açmak için annesinin yanına vardı. Annesi de  gün be gün bekliyordu bu anı, fark etmişti  akıp ta açık denizlere varmak isteyen genci. Var git oğul dedi, ben beklerim lakin ne aradığını biliyor musun?

-Bilmiyorum dedi oğul, bilmiyorum sadece içimde yollara düşme isteği var. İçimdeki bu yalnızlıkla  beni ancak yollar anlar. Peki oğul ama senden bir ricam var dedi ana, önümüzde ramazan var,

bunca yıllık yaşımda bunca ramazan gördüm ya hep boynu bükük bıraktım galiba ne zaman dönersen dön ama dönerken bana Ramazan’ıda getir evlat. Delikanlı annesinin ne demek istediğini anlamamıştı. Nasıl yani diye sordu, şu bildiğimiz mübarek ay Ramazan’dan mı bahsediyorsun, ben onu sana nasıl getireyim. Zaten istesen de istemesen de her yıl gelmiyor mu anne.

Annesi biraz düşünceli, biraz da buruk, kimine geliyor kimine de gelmiyor kimisineyse de gelip varmıyor. Ne diyeyim ki evlat, sen hele bir git nasipte varsa getirirsin diyebildi. Aylarca yol yürümüştü delikanlı. Anasının ne demek istediğini düşünüyordu bir yandan.

Azığı da bitmişti, hem acıkmış hem de fena halde susamıştı. Yanına aldığı altınını değerlendirmeliydi bir yerlerde, zira dayanacak mecali kalmamıştı. Hey delikanlı diye bir ses işitti o sırada. Dönüp baktı sesin sahibine, bir dilenciye benziyordu hatta bir deliye. Ne arıyorsun burada diye sordu adam.

Aslında ne aradığını bilmiyorum ama anam dönerken Ramazan’ı da getir dedi onu düşünüyorum nicedir. Ben bir yolunu biliyorum dedi adam. Fakat bana değerli bir şey vereceksin. Yoksa söylemem delikanlı heyecanlanmıştı önce sonra tereddütle ya bu deli beni aldatıyorsa diye düşündü,

yiyeceği de yoktu. Ne var ki aylarca yürüdükten sonra bu karşısına çıkan ilk umuttu. Hem zaten neden yoldaydı peki dedi elindeki biricik altını uzatarak al bakalım. Şu ileride bir kör kuyu var dedi adam. Seni bağlıyım aşağı sarkıtacağım,

bir zarf göreceksin onu açıp oku. Sonra biraz daha sarkıtacağım bir tane daha göreceksin onu da oku. Sonra bir diğeri, ardından bunları alıp tarif edeceğim yerdeki bir zata götüreceksin.

Ben sana yardımcı olurum kuyuda zarf ne arasın ey şaşkın dedi delikanlı hayal kırıklığı içinde. Sen bilirsin inmeyebilirsin. Bende yoluma giderim diye karşılık verdi adam yok yok yok hayır dur sen benim tek şansımsın denemeye değer diye atıldı delikanlı. Kim olduğunu bilmediği bu adamı takip etmeye başladı.

Hey Allah’ım dedi biranda, bir delinin ipiyle kuyuya inecek kadar aklını kaybetmiş olmalıyım. Üstelik su kuyusundan zarf aramak için, kuyuya varmışlardı. Ne ile karşılaşacağını merak ediyordu delikanlı ve nihayet kuyuya inmeye başladı.

Gerçekten de taşların arasına sıkıştırılmış bir zarf gördüm hemen açtı şöyle yazıyordu. Ramazan bir rahmet ayıdır. Bu ayda insanlar oruç tutarak açların açıkların halinden bir nebze de olsa nasip alırlar ve Allah rızası için İnfak ederler.

Zarfı cebine koyup biraz daha aşağı indi aynı şekilde bir zarf daha buldu açtı onda da şöyle yazıyordu. Ramazan bir rahmet ayıdır, beynin ve diğer organların belli bir ihtiyacı vardır.

Fazlası hiçbir işe yaramaz. Üstelik bu hastalıkların tüketilmesi içinde yine beyin enerjisi boşa harcanacaktı. Oruçluyken dışarıdan alınan maddelerin tüketilmesi sindirilmesi ve çeşitli organlarda değerlendirmesi yönünde enerji harcamasını çok alt düzeye indirir.

Oruçluyken yapılan zikir ve ibadetinin getirdiği enerji normal şartlarda yapılara göre çok fazladır. Mademki ruhuna pozitif enerji alacaksın, mademki açken daha güçlü ve etkili yüklenecek ruha güzellikler. O halde dilini de kalbini yanlış işlerle oyalanan rahmeti israftır.

Delikanlı daha önce duymadığın şeyleri okuyor, okudukça heyecanlanıyordu. Diğer zarfı merak ederek daha da aşağı indi. Onda da şöyle yazıyordu. Bu oruç havasın orucudur. Herkese bağlamaz.

Havasın orucu varlıkta mutlak tasarruf sahibi olan hakkı fark etmek ve kavramak suretiyle Allah dışında bir varlık, Allah’ın tasarrufu dışında tasarruf görmekten insaktır, faili, hakiki Allah’tır, Allah dediğini yapandır, yaptığından sual olmaz.

Müşahedesi havasını orucunda esastır. Bu müşahedeyi kaybetti anda bulunduğu mertebenin orucumu bozmuş olur. Delikanlının aklı karıştı biraz ama yüreğine deumut doldu. Güneşin karanlık bir gecenin ardından doğuşu gibi bir umut.

Kuyunun dışına çıktı, heyecanla hadi götür beni o zata bu işin sonunu merak ediyorum dedi. Birlikte yola koyuldular. Delikanlı bin bir düşünceyle vardı merak ettiği zatın yanına. Biraz bekledikten sonra içeri buyur edildiler.

Ben de seni bekliyordum evlat anlat bakalım dedi yaşlı zat. Efendim aslında ne aradığımı neye gittiğimi bilmeden çıktım yola. Fakat annemin gelirken bana Ramazan’ı da getir değişi yoluma yön verdin. Bu Kardeşle karşılaştım elimde kalan son altın karşılığında beni bir kuyuya götüreceğini ve kuyuya indikçe zarflar ile karşılaşacağımı ayrıca o zarfları alıp size getirmemi söyledi diyebildi delikanlı.

Ver bakalım zarfları dedi yaşlı zaat ve okumaya görüyordum bitirdikten sonra gözlerini belli belirsiz bir tebessümle delikanlıya dikti, sonra başını önüne eğdi ardından tane tane ve dikkatlice şunları söyledi.

Evlat verdiğin altın isteğine ulaşma yolunda verdiğin dünyalığındır, devamı da gelsin dilerim altın elinde olsun fakat gönlüne girmesin gerektiğinde elin titremeden verebilesin. Aslında sende girdiğin o derin kuyu gibisin kendi içine doğru indikçe farklı keşifler yaparsın.

Lakin ipsiz inilmez hiç bir kuyuya. İlk bulduğun zarf herkesin görebildiği bir yerdeydi. Herkesin bildiği şeylerden bahsediyordu, ikincisi İnsanların merak edip de en azından biraz eğilmeleri belki biraz sarkmaları gereken bir yerdeydi.

Ora da yazarları sadece araştıranlar emek verenler bulabilirdi. Diğeri ise artık daha bir an evvel kavuşman gereken hakikatti. Şimdi gelelim annenin isteğine  Ramazan bir rahmettir.

Allah kullarına senede bir defa böyle bir ay lütfeder, sanki şöyle der Ey benim aciz kullarım bedenlerinize hapsettiğinden beri bakıyorum da oradan kurtulmak için hiçbir çaba sarf etmiyorsunuz, yoksa halinizden memnun musunuz, içinizde çırpınan ve o kafesten kurtulmak isteyen kuşun feryatlarını duymuyor musunuz?

Kuyudaki Yusuf’larınızın iniyişlerini işitmiyor musunuz?  İşte size bir fırsattır Ramazan. Rahmetinin coştuğu ayı Ramazan. Görün ki sadece siz yoksunuz yetimler, acizler fakirler var bu dünya.

Verin ki yaklaşın bana nefsinizden verin, kendinizden verin. Oruç tutun ki artık yemekten düşünemeyen beyinleriniz biraz tefekküre yönelsin. Beyniniz bedeninize harcadığı enerjiyi idrak etmeye yönelsin.

Ağzınızla yaptığınız zikirlere kalbiniz hiç olmazsa biraz kulak versin, delikanlı gözlerinden gayri ihtiyari akmaya başladı, zor konuşarak annem bana Ramazan derken diyebildi gerisini getiremeden hıçkırıklara boğuldu. Evet evlat dedi zat,  annem Ramazan derken Allah’ın Rahmetini kast ediyordu.

Diyiyim ki Ramazan onun bir rahmetidir diyeyim ki kullara bir hediyesidir niçin ateşten kurtulmaları kendi özelliği görmeleri fark etmeleri gafil bir gönülle dolaşmamaları için. Hem zaten tekten bahsediyoruz.

Hayda o anda o delikanlı biraz kendine gelir gelmez, müsaadenizle efendim gidip anneme varım hepsini bir bir anlatın sizi tekrar görmeye mutlaka geleceğim diyerek izin aldı ve yola koyuldu. İçindeki heyecan gittikçe artıyordu.

Biraz sonra köyüne varacak annesini hasretle kucaklayacaktı. Yaklaştığında evin önünde bir kalabalığın toplanmış olduğunu gördü. İçine bir ateş düştü delikanlının, önemsemek istemedi bu hissini, elinin tersiyle iter gibi yaptı ya hey ha dağlara düşse yerle bir olurdu.

Koşarak eve vardı annesi beyaz çarşaflara bürünmüş vaziyette yerde yatıyordu. Mekanın, yolunu yangın yerine döndü fakat alan Allah’tı, takdir eden Allah’tı ne denilebilirdi ki, yüreği burkan  o acı kaçınılmaz olsa da, boyun bükmek razı olmak lazımdı.

Öyle işte sarıldı ki annesine görenlerin içine de yangın olup anam dedi ardından. Nereye gittin ben sana Ramazan’ı getirdim. Sonra bir veda duydu kulaklarıyla yol arasından bir yerden. Sen Ramazan’ın kokusunu, rengini getirmiştin evlat, ben bizzat kendisine gittim evlat.

Uzun Hikayeler9 Yaş MasallarıUyku Öncesi Masallar


Benzer İçerikler

Beni Arzu Eden Bana Kavuşur
Beni Arzu Eden Bana Kavuşur Hikâyesi
Bir Kutlu Kadın
Bir Kutlu Kadın Hikaye
Hacı Bayramı Veli
Hacı Bayramı Veli Hikayesi
Harun Reşit Ve Behlül Dana Kıssadan Hisse
Harun Reşit Ve Behlül Dana Hikayesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Masal Oku | © 2023, Tüm hakları saklıdır.