İyilik ve Dostluk Masalı Orman Perisi Lila ve Arkadaşlarının Macerası

avatar
Melih ÖZKAŞ
Iyilik Masalları
05 Ağustos 2025
Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 1

Uzak diyarlarda yemyeşil ağaçların gölgesinde huzurla akan bir nehrin kıyısında, minik bir köy vardı. Bu köyde herkes birbirine yardım etmekten büyük mutluluk duyardı. Evin kapısını çalan kimseyi boş çevirmeyen komşular, yolda karşılaştıklarında selamlaşarak günaydın der, ihtiyaç varsa küçük de olsa yardım etmeye koşarlardı. Onun için bu köyde yaşayan çocuklar da iyilik yapmanın ne kadar güzel olduğunu çok iyi bilirdi.
Bir sabah güneş, altın sarısı ışıklarıyla dünyayı ısıtırken, gökkuşağının bütün renkleri köyü süslüyordu. Henüz uyanmamış olan Orman Perisi Lila, parlak renkli kanatlarıyla uyanıp nehir kıyısında dolaşırken minik bir tavşan dostu gördü. Tavşanın adı Taptuş’tu. Kulakları uzun ve beyazdı, gözleri merakla ışıldıyordu. Taptuş, ormanda yaşayan bir ejderha yavrusunun yardım çağrısını duyduğunu söyledi. “Lila, ben tek başıma cesaret edemiyorum ama ona yardım etmek istiyorum. Senin sihirli enerjine ihtiyacımız var!” dedi heyecanla.

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 2

Lila düşünmeden kabul etti. Beraberce ormanın derinliklerine doğru ilerlediler. Ağaçlar her adımda onlara fısıldıyor, yapraklar hafif bir melodi tınısı yayıyordu. Taptuş ve Lila, rengârenk mantarların ve minik çiçeklerin arasında yürürken, karşılarına Miro adında bir sincap çıktı. Miro’nun kuyruğu kabarık, gözleri sevecendi. “Siz nereye gidiyorsunuz?” diye sordu. Taptuş, Miro’ya ejderha yavrusunun yardım çağrısını anlattı. Miro hemen yardım etmek istediğini söyledi: “Elimden ne gelirse yaparım, size katılıyorum!” Üç arkadaş omuz omuza verip yolculuğa devam etti.
Bir süre sonra ormanın en karanlık köşesine ulaştılar. Burada ağaçlar sık, hava soğuk ve gölgeler uzundu. Yerden hafif bir titreme geliyordu. Taptuş sessizce ilerleyip sesin kaynağını buldu: Ufak bir ejderha yavrusu, kanatlarından biri çatlamış, zorlukla nefes alıyordu. Adı Pırıltı’ydı çünkü vücudundan minik ışık kıvılcımları saçıyordu. Pırıltı çok korkmuştu, saklanmak ister gibi kendi etrafında dönüyordu. Lila diz çöktü, sihirli değneğinden yayılan nazik bir ışık, ejderhanın üstüne doldu. Miro taze meyveler getirdi, Taptuş ise yumuşak bir yaprakla ejderhanın yarasını örttü. Hep birlikte Pırıltı’ya yardım ettiler.

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 3

Pırıltı yavaşça iyileşirken konuşabileceğini fark ettiler. “Çok korkmuştum, kanadım kırıldı ve uçamıyorum. Kendimi yalnız hissettim,” dedi üzgün bir sesle. Lila gülümsedi: “Yalnız değilsin, arkadaşların var. Biz sana yardım ediyoruz.” Taptuş ve Miro da şöyle dedi: “İyilik yapmanın en güzel yanı, zor zamanlarda da dostlarımızın yanımızda olması.” Birlikte kamen bir saksı bulup içine ormanda yetişen nadide çiçeklerden ektikleri masal tohumlarını diktik. Bu tohumlar sevgiyle sulanırsa, hızla büyür ve kalpten çıkan şefkat enerjisini her yana yayardı. Arkadaşlar el ele verdiler, Lila’nın sihirli enerjisiyle tohumları canlandırdılar, Miro’nun kumandamasında küçük bir yağmur bulutu su verdi, Taptuş ise nectar dolu minik bir koza ile sulamayı tamamladı.
O anda tohumlar çatladı, hemen etrafı sarıp sarmalayan yemyeşil yapraklar ve rengârenk çiçekler tohum kabuğunu ele verdi. Ortaya çıkan bitki öyle güzeldi ki, bütün orman ışıldamaya başladı. Çiçeklerin yapraklarından nektar damlarken uçsuz bucaksız bir tatlı koku yayıldı. Pırıltı’nın yarası da yavaşça kayboldu, kanadı eski gücüne kavuştu. Pırıltı mutluluk dolu bir coşkuyla uçtu, gökyüzünde minik bir dans yaptı. “Teşekkür ederim, siz olmasaydınız ben iyileşemezdim!” diyerek arkadaşlarını mutlu etti. Lila şöyle dedi: “İyilik, paylaşıldıkça çoğalır. Kalbimizde iyilik varsa, başkalarına da ışık oluruz.”

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 4

Pırıltı iyileştikten sonra arkadaşlarına minnetini göstermek istedi. Koca kanatlarını bir kez çırptığında sihirli kıvılcımlar havaya saçıldı ve ormandaki tüm hayvanların yanına dağıldı. Her hayvan ellerini, pençelerini, gagalarını uzatarak yardımın ne demek olduğunu kavradı. Tavşanlar, sincaplar, kuşlar ve minik böcekler, yardımlaşmanın verdiği sıcaklığı içlerinde hissettiler. Ormanda birdenbire büyüyen bu dayanışma ruhu sayesinde ağaçlar daha da yeşerdi, nehir daha gür aktı, kuş sesleri daha neşeli yankılandı.

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 5

O günden sonra köyün çocukları ormana geldiğinde bu mucizevi bitkiyi görünce gözleri parladı. Lila, çocukları bir araya toplayıp şöyle konuştu: “Bakın, iyilik tohumlarını sevgiyle ektiğimizde nasıl harikalar yaratıyor? Siz de küçük iyilikler yaparak kalpleri çiçeklendirebilirsiniz. Bir arkadaşınıza yardım etmek, bir öğrenciye ödevini açık bir dille anlatmak, minik bir çiçeğe su vermek bile dünyayı güzelleştirir.” Çocuklar büyük bir heyecanla anlaştılar: “Biz de her gün bir iyilik yapacağız!”

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 6

Ertesi sabah köydeki çocuklar birbirlerine çiçekler hediye edip, yaşlı teyzelere suyunu taşıdılar kitap okuyan arkadaşlarına yeni bir özet anlattılar ormanda kuş yuvalarını onardılar. Her seferinde kalplerindeki mutluluk yeniden filizlendi. İyilik zinciri böylece her yana yayıldı. Köydeki herkes, bir mumun diğerini tutuşturması gibi birbirinden esinlenerek iyilik yapmaya başladı.

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 7

Günlerden bir gün, nehir kenarında oyun oynayan minik Eylül, kayıp bir sünger buldu. Sünger o kadar büyüktü ki kimse onun ne işe yaradığını bilmiyordu. Eylül merakla süngeri alıp nehre getirdi. Suyun içinde denediğinde sünger suyu öyle bir tuttu ki sahile taşıdı. “Bu sünger, su taşıyan bir yardım aracı olabilir!” dedi. Hemen köylülerle konuştu, kimse su taşırken zorluk çekiyormuş. Topluluk el birliğiyle süngeri kullanıp yorgunluğun üstesinden gelince, herkes Eylül’ün zekâsına hayran kaldı. Eylül ise başından geçenleri anlatırken şöyle demeyi ihmal etmedi: “Sadece düşünmek yetmez, bunu çevremizdekilerle paylaştıkça güzelleşiyor. Paylaşmak da bir iyiliktir.”

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 8

Yıllar geçtikçe bu küçük köyün ünü etraf diyarlara yayıldı. İnsanlar, “Bu köyde herkes iyilik yapmaktan mutlu oluyor, birlik ve beraberlik nasıl olurmuş öğrenmek için gideceğiz,” diye haber saldı. Gelen misafirler, köydeki çocuklardan tutun büyüklerine kadar herkese sorular sordu: “En başta nereden ilham aldınız?” Çocuklar ve büyükler şu sözleri bir ağızdan fısıldadı: “İyilik, tohum gibidir. Küçük bir adımla başlarsan kalplere düşer, büyür ve ormanlarımızı, nehirlerimizi, evlerimizi güzelleştirir. Yeter ki cesaret edip ilk adımı at!”

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 9

Böylece bu masalın anlatıldığı köyde iyilik yapmak hem gelenek hem de sihirli bir macera oldu. Her yeni gün, ağaçların arasında çiçekler açıyor, suyun akışı daha güvenli ve neşeli hale geliyordu. Tavşan Taptuş, orman perisi Lila, sincap Miro ve ejderha Pırıltı daima dost kalıp ormanın koruyucuları oldular. Onlar iyiliğin gücünü herkese gösterdiler en karanlık anlarda bile bir dost eli uzandığında umut taşımak ne demekmiş öğrettiler.

Sevgi, Paylaşım ve Arkadaşlıkla Büyüyen Masal Köyü Hikayesi - 10

Ve işte o derecede güzel bir dünya yarattılar: İnsanlar, hayvanlar, ağaçlar ve rüzgâr bile birbirine saygı ve sevgiyle bakıyordu. Çünkü herkes biliyordu ki yapacağın en küçük iyilik bile dünyayı daha aydınlık, daha şenlikli kılmak için yeterliydi. Bu masal burada biterken, şunu hatırlayalım: Kalbindeki çiçekleri sulamaktan, sevgi ve paylaşım tohumlarını atmakten asla vazgeçme. Çünkü iyilik, güzellikleri çoğaltır ve mutlu bir sona hepimizi götürür.

Masalla İlgili Sorular ve Cevaplar

Masalımızı okuduktan sonra çocuğunuzla birlikte aşağıdaki soruları yanıtlayarak
Hem keyifli vakit geçirebilir hem de masalın öğretici yönlerini keşfedebilirsiniz.

Köyde yaşayan insanlar birbirlerine nasıl davranırlardı?

Birbirlerine yardım etmekten büyük mutluluk duyar, kapılarını çalanları boş çevirmez ve selamlaşarak günaydın derlerdi.

Orman Perisi Lila ve tavşan Taptuş neden ormana gittiler?

Ormanın derinliklerinde yardım çağrısı yapan ejderha yavrusuna yardım etmek için gittiler.

Miro kimdir ve onlara nasıl yardım etti?

Miro, kabarık kuyruğu ve sevecen gözleri olan bir sincaptı; ejderha yavrusuna yardım etmek için yolculuğa katıldı.

Ejderha yavrusunun adı neydi ve ne durumu vardı?

Ejderhanın adı Pırıltıydı; kanatlarından biri çatlamış, zorlukla nefes alıyordu ve çok korkmuştu.

Arkadaşlar ejderha yavrusuna nasıl yardım ettiler?

Lila sihirli ışıkla iyileştirdi, Miro meyve getirdi, Taptuş ise yarasını yumuşak yaprakla sardı.

Masal tohumları ne işe yarıyordu ve nasıl yetiştirildi?

Masal tohumları sevgiyle sulanırsa hızla büyür ve kalpten çıkan şefkat enerjisini yayardı; Lila, Miro ve Taptuş birlikte suladılar.

İyilik yapmanın en güzel yanı nedir?

Zor zamanlarda dostların yanımızda olur ve iyilik paylaşıldıkça çoğalır.

Köyde çocuklar iyilik yapmaya nasıl başladılar?

Birbirlerine çiçekler hediye edip, yaşlılara yardım ederek, arkadaşlarına ödevlerinde destek olarak her gün küçük iyilikler yapmaya karar verdiler.

Eylül ne buldu ve bunu nasıl kullandı?

Nehir kenarında büyük bir sünger buldu; süngerle su taşıma işini kolaylaştırdı ve köylülerle paylaşarak yardımlaşmayı artırdı.

Bu masalda iyilik yapmak bize neyi öğretir?

İyilik küçük bir tohum gibidir; cesaretle başlanırsa büyür, dünyayı güzelleştirir ve kalplerimizi çiçeklendirir.

Yorumlar (0)

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!

Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir

Paylaş: