Sindirella Hikayesi

Sindirella

Abone Ol google news

Külkedisi, çok ünlü bir çocuk masalının baş kahramanı genç kızın ismidir. Masalda kötü kalpli üvey annesi ve kıskanç üvey kız kardeşleri tarafından kendisine kötü davranılan genç ve güzel kız, zor zamanda ona yardım eden bir iyilik perisi ve ona aşık olan yakışıklı prens hikayesini konu edinen harika bir klasik masal. İyi Okumalar.

Sindirella
Sindirella

Sindirella Hikayesi

Bir varmış bir yokmuş, uzak mı uzak diyarların birinde Sinderella adında güzeller güzeli bir kız yaşarmış. Sinderella’nın annesi uzun zaman önce vefat ettiği için onu babası büyütmüş.

Sinderella’nın babası bir gün yeniden evlenince bu güzeller güzeli kızın hayatı tamamen değişmeye başlamış.

Babasının evlendiği kadın iki kızıyla birlikte onların evine yerleşmiş. Üvey anne Sinderella’yı ilk gördüğü andan itibaren hiç sevmemiş.

O ve kızları Sinderella’nın güzelliğini ve iyi kalpliliğini çok kıskanıyorlarmış. Sinderellanın üvey kız kardeşleri ise onun kadar güzel olmadıkları gibi hem kaba hem de görgüsüz kızlarmış.

Bir gün Sinderella’nın babası uzun sürecek bir iş gezisine çıkınca, üvey anne ve kızları Sinderella’nın hayatını kâbusa çevirecek planlarını uygulamaya başlamışlar.

Sinderella bahçede çok sevdiği kuşlarıyla konuşurken üvey annesi yanına gelmiş ve ona: “Bundan böyle yukarıda tavan arasında yaşayacaksın. Ev işlerinin hepsini sen yapacaksın. Bu kıyafetlerle evde dolaşmanı da istemiyorum.” demiş.

Sinderella ne diyeceğini ve ne yapacağını bilemediğinden, çaresizce söylenenleri yapmak zorunda kalmış.

Odasındaki bütün eşyalarını toplayıp tavan arasına yerleşmiş ve o günden sonra evin bütün işlerini tek başına yapmaya başlamış.

Çok yorulsa da karşı çıkamıyor, üvey anne ile kız kardeşleri de onun bu haline hiç acıyorlarmış. Hatta kız kardeşleri ona: “Doğru düzgün yerleri sil, bak toz kalmış. Çamaşırları yıkamamışsın. Giyecek doğru düzgün bir şeyim kalmadı.” diye kızıyorlarmış.

Sinderella’nın tavan arasındaki farelerden ve küçük penceresine konan kuşlardan başka arkadaşı yokmuş. Çok soğuk olduğu için geceleri gizlice aşağıya iniyor, sönmüş şöminenin yanına kıvrılıp orada uyuyormuş.

Günler böyle geçip giderken bir gün kasabanın meydanında saraydan gelen bir duyuru okunmuş.

“Prensimiz sarayda bir balo düzenleyecek. Bu baloya ülkedeki evlilik yaşına gelmiş tüm genç kızlar davetlidir.”

İki üvey kız kardeş bu haberi duydukları gibi eve koşmuşlar ve annelerine haber vermişler.

Anneleri onlara: “Balodaki en güzel kızlar siz olacaksınız. Prens mutlaka ikinizden birini seçmeli.”

Kızlardan biri: “Böylece hepimiz sarayda yaşayacağız değil mi anne?”

Üvey anne: “Şimdi size çok güzel ayakkabılar ve elbiseler hazırlamalıyız. Yürüyün alışverişe gidiyoruz.” demiş.

Üvey anne ve kızları evden çıkıp gitmişler. Bütün bu konuşmaları duyan Sinderella arkalarından üzgün bir şekilde bakakalmış.

Külkedisi Masalı

Günler süren hazırlıklar sonunda üvey kız kardeşler birer elbise diktirmişler. Her gün aynanın karşısına geçip kıyafetlerini deniyor ve “en güzel biz olacağız” diye kendi kendilerini övüyorlarmış.

Sonunda balo günü gelip çatmış. Erkenden kalkan üvey kardeşler hemen Sinderella’yı çağırmışlar.

“Sinderella, Sinderella çabuk buraya gel! Neredesin sen sabahtan beri? Hadi bize banyoyu hazırla hemen.”

Sinderella bütün gün üvey kardeşlerinin hazırlanmasına yardım etmiş. Onların elbiselerini giyinmesine yardım etmiş, saçlarını taramış…

Üvey anne ve kızları akşama doğru balo için tüm hazırlıklarını bitirmişlerdi. Anneleri kızlarına: “Çok güzel oldunuz kızlar.” demiş.

Üvey anne ve kızları evden çıkacakları sırada Sinderella tüm cesaretini toplayarak üvey annesine sormuş: “Ben de saraydaki baloya gelebilir miyim?

“Sen mi?”

“Evet, davette bütün genç kızların gelebileceği yazıyormuş.”

Üvey kardeşlerinden biri: “Bu kıyafetle mi geleceksin baloya? Prens hizmetçi değil kendine güzel bir eş arıyor canım.”

Üvey anne: “Hadi hadi çıkalım kızlar, baloya geç kalmayalım. Sende bütün işleri bitirmeden yatayım deme…” demiş.

Üvey anne iki kızını alarak saraya doğru yola çıkmış. Evde tek başına kalan Sinderella ağlamaya ise çaresizce başlamış: “Neden bende saraya gidemiyorum? Annem babam yanımda olsaydı bunlar başıma gelmezdi.” demişti.

Tam o anda bir ışık belirmiş evin içinde, Sinderella ne olduğunu anlayamamıştı, merakla ışığa doğru bakınca, ışığın içinde güzeller güzeli bir peri ortaya çıkmış.

Peri: “Güzel kızım sakın ağlama! Saraydaki davete sende gideceksin.” demiş. Sinderella gözlerine inanamıyormuş. Şaşkınlıkla sormuş: “Nasıl gideceğim peki? Şu üstümün başımın haline bak.”

“Merak etme sana yardım etmek için buradayım. Hadi şimdi bana bir tane balkabağı ve yedi tane fare bul getir.” demiş peri.

Sinderella perinin neden bunları istediğini anlayamamış ama yine de söyleneni yapmış. Önce mutfağa gidip kocaman bir balkabağı almış. Sonra tavan arasına çıkıp fare dostlarını peşine takıp aşağı inmiş.

Peri elindeki sihirli değnekle balkabağını çok güzel bir at arabasına dönüştürmüş. Sonra değneğini farelere çevirmiş. Farelerden biri arabacı, diğerleri de bembeyaz atlara dönüşüvermiş.  Şaşkınlıkla at arabasına bakarken peri bu kez ona dönmüş.

Külkedisi Masalı

“Elindeki sihirli değneği Sinderella’ya dokundurmuş. O an üzerindeki eski yırtık giysisi muhteşem bir balo elbisesi oluvermiş. Ayağındaki terliklerse camdan yapılma pırıl pırıl parlayan bir çift ayakkabıya dönüşmüş.

Gülümseyerek “Bir prensese benzedim.” demiş.

Peri: “Şimdi baloya gitme zamanı, ama şunu sakın unutma! Saat gece 12 olduğunda mutlaka evde olmalısın. Çünkü saat 12’de her şey eski haline dönecek. “

Sinderella perinin söylediklerini dikkatle dinlemiş. Sonra at arabasına binerek, saraya doğru yola çıkmışlar. Sinderella’nın göz kamaştıran arabası sarayın önünde durmuş. Sinderella balo salonunun büyük kapısından içeri girdiği anda tüm davetlilerin bakışları ona çevrilmişti.

O kadar güzel ve zarif görünüyormuş ki üvey annesi ve üvey kız kardeşleri hayran hayran bu yabancı kıza bakakalmışlar. Tabii ki onu tanıyamamışlar.

Bu sırada prens salonun merdivenlerinde onu görünmüş. Davetli genç kızların arasında hemen fark ediliyormuş.

Prens daha ilk görüşte ona aşık olmuş, bu güzeller güzeli genç kız, meraklı bakışlar arasında merdivenlerden inmiş ve salonun ortasına doğru yürümüş.

Üvey kız kardeşler çok heyecanlanmıştı. Çünkü prens kendilerine doğru geliyormuş.

Kardeşlerden biri: “Ayy bana doğru geliyor.”

Diğeri ise “hayır, canım bana doğru geliyor. demiş.

Fakat prens ikisinin de yanından geçmiş, Sinderella’nın önünde durmuş ve ona: “Güzeller güzeli genç bayan bu dansı bana lütfeder misiniz?” diye sormuş.

Sinderella başıyla nazikçe onaylamış. Prens ve Sinderella tüm diğer davetlilerin bakışları arasında dans etmeye başlamışlar.

Sinderella kendini müziğin ve dansın büyüsüne o kadar çok kaptırmış ki sanki koca salonda yalnızca kendisi ve prens varmış.

Bütün gece boyunca hiç durmadan dans etmişler. Tabii saatin nasıl geçtiğini anlayamamışlar. Bir ara gözü salondaki büyük saate takılmış. Saat tam 12’yi göstermek üzereymiş. İşte o anda perinin uyarısını hatırlamış: “Saat gece 12 olduğunda mutlaka evde olmalısın.” demişti.

Sinderella panikle prensin elini bırakıp koşmaya başlamış. Sarayın merdivenlerinden inerken ayakkabısının teki ayağından çıkmış fakat geri dönüp alacak vakti bile yokmuş. Biraz uzaklaştığında saat 12’yi vurmuş ve üzerindeki her şey eski haline dönmüş.

Prens sarayın dışına çıktığında merdivenlerde parlayan cam ayakkabıyı fark etmiş. Ayakkabıyı eline alarak balo salonuna geri dönmüş.

Sinderella soluk soluğa eve gelmiş ve hemen tavan arasındaki odasına çıkmış. Prensle yaşadığı geceyi düşünmeye başlamış. O da prense aşık olmuştu ama bu umutsuz bir aşkmış. Çünkü prens onu bulsa bile, onu bu halde tanıması imkânsızmış.

Sabah olunca Prens adamlarına “Bu ayakkabının sahibini mutlaka bulun. Gerekirse ülkedeki tüm genç kızlara denetin ama mutlaka bulun.” diye emir vermiş

Prensin adamları tüm ülkedeki evleri tek tek dolaşarak ayakkabının sahibi genç kızı aramışlar. Ama ayakkabı hiçbir kızın ayağına olmuyormuş.

Külkedisi Masalı
Külkedisi Masalı

Prensin adamları son olarak Sinderella’nın yaşadığı eve gelmişler. O kraliyet arabasını evin önünde görünce çok sevinmiş. Tam da odadan çıkmak üzereyken üvey anne kapının önüne gelmiş:

“Nereye gidiyorsun bakalım? Yoksa sende mi denemek istiyorsun ayakkabıyı.” diye sormuş. Sonra da alaycı kahkahalar atarak tavan arasının kapısını kilitlemiş.

Sinderella: “Durun yapmayın, açın kapıyı lütfen diye seslenmiş.”

Üvey anne: “Kendini bilmez kız koskoca prens senin gibi bir zavallıyı ne yapsın?” demiş.

Adamlar önce büyük kıza ayakkabıyı denetmişler ama ayakkabı kızın ayağına çok küçük gelmiş.

Büyük kız:

“Bakın, nasıl tamda oturdu ayağıma değil mi?”

Askerler cevap bile vermeden küçük kız kardeşin denemesini istemişler. Ama onun tombul ayakları ayakkabıya girmemiş bile.

“Bide diğer ayağımı denesem, olur mu?” diye sormuş.

İki kız kardeş ne dedilerse ne yaptılarsa olmamış. Sinderella ise odadan çıkmak için son çare pencereye koşmuş ama pencere çok yüksekmiş. Çaresizce ağlamaya başlamış. Onun ağladığını gören fare dostları yanına gelmişler.

“Üvey annem kapıyı üzerime kilitledi. Anahtar onda olmalı.” demiş

Farelerden biri kapının altından çıkıp aşağıya inmiş. Üvey anne prensin adamlarını yolcu ediyormuş kapıda:

“Yarın tekrar gelin isterseniz. Bugün biraz yorgun düştüler, ayakları şişmiş olmalı.” demiş.

Fare üvey annenin eteğine atlamış, cebinden anahtarı kaptığı gibi yukarı koşmuş ve anahtarı kapının altından içeri atmış.

Sinderella anahtarı görünce çok sevinmiş ve hemen kapıyı açıp aşağıya koşmuş. Onu gören üvey anne: “Sen, sen nasıl çıktın dışarı?” demiş.

Sinderella:

“Durun lütfen gitmeyin! Ayakkabıyı bende denemek istiyorum.”

Üvey anne ve iki kızı kahkahalarla gülmeye başlayınca adamlardan biri: “Susun lütfen. Prensimizin emri var. Ülkedeki bütün genç kızlar ayakkabıyı denemek zorunda.” demiş.

Sinderella cam ayakkabıyı ayağına giydiği anda herkes şaşkınlıktan küçük dilini yutacakmış. Çünkü ayakkabı ayağına tam oturmuş. Adam: “Genç bayan, bu ayakkabının sahibi siz misiniz?” diye sormuş.

Sinderella başıyla onaylamış.

“Bizimle saraya gelir misiniz?” demiş adamlar.

Sinderella prensin adamlarıyla birlikte saraya gitmiş. Prensin karşısına çıkarmışlar. Prens kızın gözlerine baktığı anda dans ettiği kızın o olduğunu anlamış.

Ellerini tutmuş: “Nihayet sizi buldum prensesim. Benimle evlenir misiniz?” demiş.

Sinderella sevinç gözyaşları içinde evlenme teklifini kabul etmiş, Evlenip bir ömür boyu mutlu yaşamışlar.

Sindirella Özeti Kısa

Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde ailesi beraber yaşayan sindirealla adında çok güzel bir kız varmış. Bu kızın annesi hastalanıp vefat edince, kızının yalnız kalmasını istemeyen babası bir süre sonra iki kızı olan başka bir kadınla evlenmiş.

Üvey anne ve kızları, sinderallaya çok kötü davrandıkları gibi ona Külkedisi ismini koymuş ve o şekilde hitap etmeye başlamışlardı.

Günlerden bir gün, oğlunu evlendirmek isteyen kral büyük bir balo düzenleyerek ülkede bulunan ve evlilik çağına gelmiş tüm genç kızları bu baloya davet etmişti.

Üvey anne ve üvey kız kardeşler, yeni giysiler diktirerek, baloya katılmak için yola koyulmuş ama sindirellanın baloya katılmasına müsaade etmemişler.

Üzgün bir şekilde temizlik yapan sindirella’nın yardımına iyi niyetli bir peri yetişmiş ona araba, elbise ve camdan ayakkabılar vererek onunda baloya gitmesini sağlamış.

Özellikle de her ne olursa olsun saat on iki olunca evde olması gerektiğini çünkü o saatten sonra her şeyin eski haline döneceği konusunda da iyice uyarmış.

Sindirella balo salonundan girer girmez herkes gibi prenste ona hayran bir şekilde bakmış. Hemen sindirellanın yanına giden prens gece boyunca dans etmişler.

Saat on ikiye geldiğini gören külkedisi hiçbir şey demeden salondan kaçmış ayakkabının tekini de merdivenlerde düşürmüş.

Sindirellaya aşık olan prens o ayakkabı sayesinde tekrardan sindirellayı bularak onunla evlenmiş.

Sindirella Hikayesi İle İlgili Sorular

  • Sindirella hangi ülkenin masalı: Dünyaca ünlü fransız edebiyatçı yazar Charles Perrault tarafından kaleme alınmıştır.
  • Külkedisi’nin üvey kardeşlerinin isimleri: Üvey annenin ismi Cate Blanchett üvey kızları ise Anastasia ve Drisella’dır.
  • Sindirella ne zaman yazıldı: Milattan önce 850 yıllarda benzer hikayeler bulunsa da ilk olarak 17. yüzyılda yazılmıştır.
  • Külkedisi masalının konusu nedir: Babası iş için uzaklara gittiğinde Üvey anne ve üvey kız kardeşleriyle yaşamaya başlayan Külkedisi kralın oğluna eş bulmak için sarayda düzenlemiş olduğu baloya üvey annesinden gizli gitmesini ve Prens ile gece boyunca dans etmesini konu edinmektedir.
  • Külkedisinin ana fikri nedir: iyilikseverlik, sevgi, affetme ve güzellik.

Ezop MasallarıUzun Hikayeler9 Yaş Masalları


Benzer İçerikler

Ayı ile Kurnaz Tilki Masalı
Ayı ile Kurnaz Tilki Hikayesi
Kırmızı Ayakkabılar Masalı
Kırmızı Ayakkabılar Hikayesi
Prenses ve Ejderha Masalı
Prenses ve Ejderha Hikayesi
orman hikayesi
Orman Hikayesi

Yorumlar

  1. Birdal says:

    Çok güzel ve çok kisa

  2. ecrinsu çoban says:

    evet benim youtube kanalıma abone ol =)

  3. Ela says:

    Sindirella harikaydi.masal sonuna geldigimde ,kizim CANSU uyudu bile.kizima tatli rüyalar. Size tesekkurler 🥰

  4. Cemr says:

    Ne güzeL💚

  5. Duru Gürbüz* says:

    çooooooook güze bir masal

  6. Ela says:

    Ablalsr abiler çok güzel olmuş👍👍👍👍👍

  7. Ela says:

    Ablalsr abiler çok güzel olmuş👍👍👍👍👍

  8. Ela says:

    Çok güzel olmuş
    kitabın yarısını bitirtim

  9. Ekin Berre Akgün says:

    Çokkkk güzelll bir masal

  10. Alican says:

    Çok güzel hikayeler var bazılarını kardaşime okuyorum bu hikayelere bayılıyo
    Çok seviyor ailecek gerçekten çok memnunuz tabi kardeşime kitap alıyoruz ama tabi tüm hikaye kitaplarını alamıyorduk kardeşime hikaye dinlemeyi çok SEVİYOR ancak okumayı bilmiyor ardından bunu keşfettik ve gerçekten çok memnunuz çok güzel 😃😃😃ayrıca çok eğitiçi kitaplarınız var kardeşim aralarından en çok sinderella ve kibritçi kızı seviyor onları bi beş on kez benden okumamı istedi bende her istediğinde okuyorum şöyle düşünebilirsiniz abartıyorsun diye ançak abarmıyorum hatta daha abarmak isterim ama bunu sözcüklerle ifade edemiyorum konuşma bu kadardı umarım daha fazla hikaya eklersiniz……

    • Mustafa Yakut says:

      Merhaba Alican Bey.

      Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederiz. Masal Oku ailesinde, sizleri her daim görmek, bizlere mutluluk veriyor.

      Web siteniz de eklememizi istediğiniz hikaye varsa, sizler için paylaşabiliriz.

      İyi okumalar dileriz.

  11. Al says:

    Yazım yanlışı gerçekten çok var ve bâya bi kısa bence

  12. Emine says:

    Çok fazla yazım yanlışları var.

  13. NECMETTİN says:

    Bunu Yazanıın Edebiyat Hocasının YAZIK KAFASI

  14. ELİF says:

    EVET HAKLISIN

  15. Alpagu says:

    Yazım hataları var 🙁

  16. Hatice aslan says:

    Ecrin su gercekten senmisin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Masal Oku | © 2023, Tüm hakları saklıdır.