Zengin Çoban Hikayesi

Bir gün bir köyde çok zengin bir çoban yaşamaktaymış. Bu çoban o kadar zenginmiş ki köydeki herkese kendisine köle yapmış. her gün köydeki diğer fakir insanlar bu çobanın evine gelip hayvanlarını besler, evinin işlerini yapar tarlasına bakarlarmış.

Köyde yaşayan çocuklardan biri ise bir çobanın bu kadar zengin olmasına hayret edermiş. Çocuğun annesi her gün çobanın evini temizlemeye gider babası ise tarlası ile ilgilenirmiş. Bir gün çocuk merakına yenilerek çobanın nasıl bu kadar zengin olduğunu araştırmaya karar vermiş.

Köyde kime sorduysa kimse çobanın nasıl zengin olduğunu bilmiyor hatta bir gün önce fakir bir çoban iken bir gecede zengin olduğunu anlatırlarmış. Duydukları karşısında daha da şaşıran bu çocuk gizlice çobanın evine girmeye karar vermiş. Ancak çok tehlikeli olduğu için havanın kararmasını beklemiş ve çoban uyuduktan sonra eve girmeye karar vermiş.

Uzun bir süre bir ağaç dibinde bekleyen çocuk hava karardıktan sonra hızla çobanın evine girmenin bir yolunu aramaya başlamış. en sonunda mutfaktan bahçeye açılan kapının açık olduğunu fark eden çocuk gizlice buradan içeriye girmiş.

Bir süre çobanın evinde dolaşmış ancak nasıl zengin olduğunu gösterecek herhangi bir şeye bir türlü ulaşamamış. tam umudunu kaybedip evden çıkacağı sırada ise çoban karşısına çıkarak çocuğu yakalamış.

Çocuk ne kadar bağırsa da çobanın evi köyden bir hayli uzakta olduğundan onu kimsenin duyması mümkün değilmiş. çoban hemen çocuğu evinin bodrumuna götürerek onu buraya kilitlemiş. Çocuk uzunca bir süre hem korkudan hem de ailesini özlediğinden ağlamış ağlamış ve uyuyakalmış. Bir süre sonra ağlamaktan bitap düşüp uyuyan çocuk gürültüye uyanmış. gürültünün nereden geldiğini bir türlü anlamayan çocuk iyice tedirgin olarak korkan gözlerle etrafa bakmaya başlamış. bu sırada yanına bir kedinin geldiğini görmüş.

Sağa sola baktığında kedinin buraya girmesinin eğer bir yolu varsa kendisinin de çıkmasının bir yolu var demektir diye düşünerek bir çıkış yolu aramış. Tüm odada gezmiş ancak çıkacak bir deliği bırak nefes alacak bir delik bile yokmuş.

Bu sırada arkasından bir ses daha duymuş. “bu şunu arama buradan kurtuluşun mümkün değil” diye bir ses gelmiş. Çocuk korkarak etrafına bakmaya başlamış ve kimin konuştuğunu merak etmiş. “sen de kimsin?” demiş sesin geldiği yöne doğru.

“Beni etrafta arama tam ayağının dibindeyim. önünde duruyorum” demiş yine ses. Çocuk önüne bakınca kedinin konuştuğunu görmüş. Şaşkın gözlerle kediye bakan çocuk kedinin nasıl konuşabildiğini merak etmiş.

Bu sırada kedi yeniden konuşmaya başlamış “bakma öyle ben aslında bir kedi değilim. Bu evin sahibi olan gerçek çobanım” demiş. Daha sonra ise yeniden konuşmaya başlamış “içerideki kötü kalpli büyücü bir gece evime gelerek beni kediye çevirdi ve kendini de ben yaptı. Daha sonra ise evimi ve her şeyimi büyüyle değiştirerek benim çok zengin olduğumu düşünmenizi sağladı. Ancak büyücünün asıl hedefi hepinizin bedenlerini ele geçirerek ölümsüz olmak” dedi.

Çocuk daha da korkmuş ancak cesur davranması gerektiğini düşünerek hemen bu durumdan nasıl kurtulacağını düşünmeye başlamış. Aklına oldukça güzel bir fikir gelen çocuk büyücünün yanına gelmesini beklemiş ve geldiğinde onu tuzağa düşürerek hapsetmiş. kediden öğrendiği gibi onu dereden aldığı suyla ıslatan çocuk tüm foyasını ortaya çıkartarak köy halkını kurtarmış.

Masal Oku – Sabır Çiçeği Hikayesi – Hikaye Oku