Tahta Çanak Hikayesi

Akşam yemeğiydi. Her biri toplanmış, yemek yemenin hevesini yaşıyordu. Ertuğrul ve Zeynep şaka ile eğleniyor arada anneleri de eğlenceye dahil oluyordu. Babaları ise Furkan Dede ile sohbet ediyordu. Oğluyla ülke gündemi hakkında konuşuyorlardı. Furkan dede eşini kaybettiği için oğlu Ali’nin ve gelininin yanında kalıyordu. Torunları ile çok güzel anlaşan Furkan dede geliniyle ve oğluyla pek anlaşamıyordu. Bu yüzden arada onlarla kötü anılar yaşıyordu. Gelini ise eşinin hatırına idare ediyordu.

Anneleri tüm yemekleri servis etmişti. Artık yemek yemeye başlayabilirlerdi. Yemeği hepsi çok beğenmişti. Her şey çok güzel gidiyordu. Taa ki ekmek almaya çalışırken Furkan dedenin kolu çorba kasesine takılana kadar. Çorba dökülmüştü ve gelininin en sevdiği yemek takımlarından birisine ait olan tabak kırılmıştı. Furkan dede oğlunun ve gelininin kendisine çok kızacağını biliyordu.

İşler beklendiği gibi gitti. Gelini kendisine çok kızdı. Bağırdı, çağırdı. Bıktığını dile getirdi. Artık idare edemediğini Furkan dedenin çok yaşlandığını söyledi. Furkan dede bu gerilime daha fazla dayanamayarak odasına çekildi. O akşam çok aç olmasına rağmen yemek yeme isteği kaçmıştı, içi yanıyordu. Eşini çok özlemişti Allah’a dua ediyordu. Hayırlı şekilde bu dünyadan ayrılmak, değil ise güzel bir şekilde yaşatmasını istiyordu. Artık gelinime ve oğluma yük olmak istemiyorum diyerek Allah’a yalvarıyordu.

Tahta Çanak Hikayesi Oku

Yemek dökme olaylarının ardından yorgunluktan uyuya kalmıştı. Sabah gün doğarken sesler geliyordu dışarıdan. Furkan dede bu seslerin ne olduğuna bir türlü anlam vermemişti. Pek ayak altında dolaşmak istemediğinden odasından çıkmak istemedi. Ama penceresinden bahçede olanlar gözüküyordu. Kulübeye eşya taşıyorlardı. Muhtemelen eşya taşınırken ses çıkmıştır diye düşünüyordu. Sonra oğlu Ali ve eşi babasının odasına geldi. Ellerinde tahta çanak ve kaşık vardı. Artık bu tahta çanak ve kaşık ile şu barakada yemek yiyeceksin dediler. Furkan dedeyi bahçedeki kulübeye taşıyorlardı. Odasından ise eşyalarını almaya gelmişlerdi.

Yaşlı adam çok üzülmüştü. Kulübeye taşındığını duyan Furkan dedenin gözleri dolmuş ama belli etmiyordu. Ertuğrul ve Zeynep bu olan olaylara çok üzüldüler. Çünkü dedelerini çok seviyorlardı. İçten içe ağlıyorlar, bir çözüm arıyorlardı. Dedelerinin böyle bir biçimde dışlanmalarını kabul etmiyorlardı. Halbuki onlar da bir gün Furkan dede gibi olacaklardı. Bizimde onlara böyle davranmamızı isterler miydi diye düşünüyorlardı. Ama bunları anne ve babasına izah etmenin en doğru yolunu bulmaları gerekiyorlardı ve galiba bulmuşlardı da.

Babaları Ali’nin işe gitmediği bir gün yaptıkları planı uygulayacaklardı. Her şey hazırdı. Bahçeye gidip bir odun parçası aldılar. Ertuğrul ve Zeynep ellerine bir bıçak alarak dikkatlice o odun parçasını şekillendirmeye başladılar. Çocukların annesi ve babası oyun oynadıklarını düşündüklerinden başta ses etmediler.

Sonra annesi ve babası çocukların ne yaptığını iyice merak ettiler. Sorduklarında ise onları şok eden bir cevap bekliyor olacaktı. İleride sizin için tahta çanak hazırlıyoruz, dedemin ihtiyacı olduğunu düşündüğünüz gibi sizin de tahta çanak ihtiyacınız olabilir demişler.

Bu cevap karşısında çok büyük şoka uğrayan Ali ve eşi yaptıkları hatayı anlamışlar. Yüzleri kıpkırmızı bir şekilde Furkan dedenin yanına gidip özür dilemişler. Furkan dede bunları affetmiş ve tekrar eve taşınmış. Gelini ve oğlu Ali ile çok daha iyi anlaşmaya başlamışlar.

Tahta Çanak Hikayesi Özeti

Bir akşam yemeği herkes toplanmış yemek yiyeceklerdi. Eşi öldüğünden dolayı Furkan dede oğlu Ali ve gelinin yanında kalıyormuş. Herkese yemek koyan gelininin ardından yemeğe başlanmış. Furkan dede ekmeğe uzanırken yanlışlıkla tabağına kolu takılmış ve yere düşürmüş. Tabak kırılmış. Bu tabak gelininin en sevdiği tabak setinden biriymiş. Gelini bu olaya çok sinirlenmiş. Furkan dedeye bağırıp çağırmaya başlamış. Furkan dede karnı aç bir şekilde odasına çekilmiş. Yemek yiyememiş. Çok üzülmüş. Torunları olan Ertuğrul ve Zeynep’te bu duruma çok üzülmüşler.

Ertesi gün olmuş. Dışarıdan sesler geliyormuş. Ali ve eşi Furkan dedeyi bahçedeki kulübeye taşıyorlarmış. Furkan dedenin odasına gelerek ellerindeki tahta çanağı ve tahta kaşığı göstermişler. Tahta çanak ve tahta kaşığı gören Furkan dedenin gözleri dolmuş. İki torunu da bu duruma çok üzülmüş. Artık evin dışında bahçedeki kulübede yaşayacak olması torunlarının canını sıkmış. Bir çare arıyorlarmış.

Babalarının işe gitmediği bir gün bahçeden odun alıp babasının ve annesinin önünde iki çocuk odunu bıçak ile şekillendirmeye başlamışlar. Başta ses etmeyen anne ve babası meraktan ne yaptıklarını sormuşlar. Cevap ise onları çok etkileyecek bir cevap olacakmış. Dedemin tahta çanak ve kaşığa ihtiyacı olduğu gibi belki sizin de ileride ihtiyacınız olabilir demişler. Bunun ardından hata yaptıklarının farkına varan Ali ve eşi hemen gidip Furkan dededen özür dileyip eve getirmişler.

Tahta Çanak Hikayesi Hakkında Sorulan Sorular

• Tahta Çanak Hikayesi Konusu Nedir?

Tahta Çanak masalı konusu, eşinin ölümü sonrası oğlu Ali ve gelininin yanında kalan Furkan dedenin bu aileye yük olduğunu düşünmesi ve oğlu Ali ve gelininin Furkan dedeye kötü davrandığını gören torunlarının buna bir çözüm bulmasını konu alır.

• Tahta Çanak Hikayesinin Ana Fikri Nedir?

Tahta Çanak hikayesinin ana fikri, büyüklerimize hürmet ve saygı göstermeliyiz. Onlar gibi bizlerde yaşlanacağımızı bilmeli bunun bir hata olmadığını anlamalıyız.

• Tahta Çanak Hikayesinden Çıkarılabilecek Dersler Nelerdir?

• Yaşlılarımıza, büyüklerimize saygı duymalıyız.
• Başkalarının kusurlarını hoş görmeliyiz. Her insan hata yapabilir.
• Başkalarının kalbini kırmamalıyız. Göz yaşı dökmesine sebep olmamalıyız.
• İnsanlar eşyalardan daha kıymetlidir. Eşyamıza zarar geldiğinde önceliğimiz eşyalarımız olmamalıdır.

• Tahta Çanak Hikayesindeki çanak nedir?

Kâse gibi içerisine yemeklerin konulabileceği tahtadan yapılmış, kırılmaya dayanıklı bir kaptır. Hikâyede geçen tahta çanak Furkan dedenin gelininin en sevdiği tabağı kırmasının ardından kullanması için Furkan Dedeye vermiştir.

• Tahta Çanak Hikayesini Nereden Dinleyebilirim?

Tahta çanak hikayesi okumak isteyen minik okurlarımız bu hikâyeyi YouTube üzerinden de dinleyebilirler. Bu sayede okuma yazma bilmelerine gerek kalmadan bu tarz hikayelere erişebilirler.

Binbir Gece Masalları – Andersan Masalları – Anadolu Masalları