Kurbağa Prens Hikayesi

Kurbağa Prens Masalı

Abone Ol google news

Kurbağa Prens, Grimm Kardeşler tarafından yazılmış meşhur bir masal kitabıdır. Sevgi dolu bir prensesin, kendisine büyü yapılarak çirkin bir kurbağaya dönüştürülen prens ile karşılaşmasını konu edinen çok güzel Prenses ve kurbağa masalı. İyi okumalar…

Kurbağa Prens Masalı
Kurbağa Prens Masalı

Kurbağa Prens Hikayesi

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, tüm dileklerin gerçek olduğu bir vakitte, bir kral ve dünyalar güzeli bir kızı varmış. Bu kız o kadar güzel, o kadar sevgi doluymuş ki kral, arzu ettiği hiçbir şeyi eksik etmezmiş ondan.

Bir gün prenses “eski oyuncaklarımla oynamaktan sıkıldım artık babacığım, yeni bir oyuncak istiyorum.”

Kral, “Benim bir tanem, kıymetlim. Benim için o kadar değerlisin ki sana dedemin çocukken verdiği bir hediyeyi vereceğim.” Demiş.

Kral altından kasasını açıp, içinden pırıl pırıl parlayan altından bir top çıkartarak kızına vermiş.

Prense “Vay canına! “

Kral “Bu top senin artık. Güneşin altında güneşten bile daha parlak bir top bu, ama çok değerli bir top, sakın kaybedeyim deme.”

“Teşekkür ederim babacığım, sen dünyanın en iyi babasısın.” dedikten sonra hemen bahçeye çıkıp, oynamaya başladı. Top nereye giderse o da koştura koştura peşinden gidiyordu.

Bir süre sonra prensesin karşısına çirkin mi çirkin, bir kurbağa çıktı.

“Çek git buradan pis kurbağa.”

Kurbağa “Çalıların arasında dinlenirken seni gördüm. Güzelliğinle beni büyüledin! Arkadaşın olmama izin verirsen beraber oyunlar oynarız.”

“Böyle bir şeyi nasıl aklından geçirebilirsin? Senin gibi çirkin, her yeri siğil dolu bir kurbağayla asla oynamam ben! Ben bu dünyadaki en güzel kızım. Böyle pis bir şeyle nasıl oynarım.”

“Çok iyi zıplarım, yüzmeyi de iyi bilirim. Topun kaçarsa sana geri getiririm. Benden iyi oyun arkadaşı mı olur?”

” Senin gibi pis bir kurbağaya dokunmaktansa tek başıma oynamayı tercih ederim.”

Kurbağadan tiksinen prenses, ondan kaçarak şatosuna döndü.

Ertesi gün topla oynamak için aynı yere gitti. Bir kuyunun yakınında bulunan yaşlı bir ıhlamur ağacının altında oturarak.

“Ne kadar da sakin huzurlu bir yer burası. O çirkin kurbağada burada beni bulamaz.” diye düşündükten sonra, topuyla oynamaya başladı. Topu havaya atıp tutuyordu. Top havadayken pırıl pırıl parlayınca prensesin gözlerini kamaştırdı. Top Prensesin ellerine düşeceğine yere düştü. Yuvarlanan top kuyunun içine girdi.

Kurbağa Prens Masalı
Kurbağa Prens Masalı

Prense “Hayır, altın topum kaçtı. Bu kuyuda ne kadar derinmiş böyle. Kuyunun içinde topumu bile göremiyorum.” diyerek ağlamaya başladı.

Kimse onu teselli edemezdi. Ağlayıp dururken oracıkta bir ses duydu. “Bu nasıl ağlamaktır böyle? Bir taş olsam kalbim dayanmaz buna.” Sesin nereden geldiğini merak eden prenses etrafına bakındı. Kurbağanın az ileride durduğunu görünce: “Konuşan sen miydin çirkin kurbağa, evet ağlıyorum çünkü altın topum kuyunun içine düştü.”

“Hiç üzülme, sana yardım edebilirim. Ama topunu oradan çıkarırsam bana ne vereceksin?”

“Ne istersen veririm, sevgili kurbağa. Elbiselerimden mi istersin? İnciler değerli taşlar mı istersin? Taktığım altın tacı bile verebilirim.”

“Senin elbiselerini, incilerini, değerli taşlarını, altın tacını ne yapayım ben? Benimle arkadaş olup oyunlar oynarsan, masada beni yanına oturtup, tabağındaki yemeği paylaşırsan, içeceğini birlikte içersen, yatağında beni de yanına alırsan, bunların hepsini yapacağına söz verirsen altın topunu sana getiririm.”

Çirkin kurbağanın sonu gelmez dileklerini duyan prensesin canı sıkıldı. Ama altın topunu alabilmek için kurbağanın suyuna gitmeye karar verdi.

“Evet, söz veriyorum ne istersen yapabilirsin. Sen sadece topumu kurtar, başka bir şey istemem.”

Bu sözleri duyar duymaz kurbağa biranda kuyunun içine atlayıverdi. Bir süre sonra çıktı, topu aldığı gibi çimlerin üzerine atıverdi.

Değerli oyuncağına yeniden kavuşan prensesin keyfine diyecek yoktu. Topu kaptığı gibi oradan uzaklaşıverdi.

Kurbağa “Dur, gitme beni de yanında götür. Ben senin kadar hızlı koşamam.” demiş ama iş işten geçmişti. Ertesi gün prenses yemek sofrasında kralın yanına oturmuş, altın tabağından yemek yerken biri kapıyı çaldı.

“Prenses, aç kapıyı lütfen!” Prenses yerinden kalkıp kim gelmiş diye bakmaya gitti.

Ama kapıyı açtığında dışarıda duran minik kurbağayı gördü.

“Seni pis yaratık. Ne hakla kapıma kadar gelirsin.” Çabucak kapıyı kapattı ve tekrar sofradaki yerine geçti. Bütün keyfi kaçmıştı.

Kral kızının kalbinin nasılda çarptığını fark etti:

“Sen neden korkuyorsun kızım, kapıda seni kaçırmak için gelmiş bir dev mi vardı yoksa?”

“Hayır babacığım, bir kurbağa gelmiş kapıya.”

“Peki ne istiyormuş bu kurbağa”

“Dün kuyunun yanında altıntopumla oynarken topum kuyunun içine düştü. Kurbağa bir şartla topunu oradan çıkarırım dedi. Arkadaşım olmasına izin vermemi istedi. Bende söz verdim ama sudan çıkıp peşimden geleceğini hiç düşünmedim. Şimdi kapının önünde bekliyor ve onu içeri almamı istiyor.”

Kurbağa “Kralın kızı aç hadi kapıyı, bana söz vermiştin ama.”

Kral: “Söz verdiysen sözünde durmalısın. Kapıyı aç kurbağayı içeri al.” demiş.

Prenses kalkıp kapıyı açınca kurbağa içeri girdi. Zıplaya zıplaya onun peşinden sandalyesine kadar geldi:

“Teşekkür ederim prenses, al beni yanına oturt. Birlikte yemek yiyelim.” demiş, prenses hiddetle kurbağaya baktı ama babasının ona nasıl baktığını görünce kurbağayı yanına aldı.

Prenses istemeye istemeye yemeğini yerken, kurbağaysa iştahlı bir şekilde yemeklere daldı.

Kurbağa “Biraz daha çorba koyar mısın? Çok nefis olmuş. Daha önce hiç böyle bir yemek girmemişti karnıma.”

Kurbağa afiyetle yemeğini bitirdi ama prensesin iştahı kaçmıştı. Adeta lokmalar boğazına diziliyordu.

Kurbağa Prens Masalı
Kurbağa Prens Masalı

“Çok teşekkür ederim prenses. Artık karnım doydu, çok yorgunum. Beni odana götür. İpek döşemeli yatağında yatalım birlikte.”

Prenses “Yeter bu kadar, derhal saraydan gidiyorsun çirkin şey.”

Babası “Sevgili kızım, bu sözler bir kralın kızına hiç yakışmıyor. Kurbağaya bir söz vermişsin. Sözünü tutmak zorundasın. Bir soylu söz verdimi sözünden dönemez. Verilen bir sözü yerine getirmek zorundayız.” demiş.

Prenses, kurbağayı parmaklarının ucuyla tutup üst kata çıkardı ve bir köşeye bıraktı.

“Bütün gece burada bekle yoksa seni karanlık ormana atarım.”

“Çok yorgunum, bende senin gibi güzel bir uyku çekmek istiyorum. Beni yanına almazsan krala söylerim.”

“Sen iğrenç bir kurbağasın.” diyerek kurbağayı tuttuğu gibi bütün gücüyle duvara fırlattı. Kurbağa yere düşer düşmez hareketsiz kaldı.

Prenses “Uyan hadi kurbağa, numara yapmayı bırak.” Prenses parmağıyla kurbağayı dürttü ama kurbağa hiç hareket etmiyordu.

“Gerçekten öldü mü? İnanamıyorum. Ne yaptım ben böyle? Lütfen uyan kurbağa. Sana kötü davrandığım için çok özür dilerim.” diyerek Kurbağayı ellerine aldı, hala hüngür hüngür ağlamaya başladı.

Sonra usulca kurbağayı öptü. O anda bir mucize olmuştu, kurbağa canlanıp, gözlerini açtı ve zıplayarak yere düştü. Kurbağa bir anda güzel gözlü, yakışıklı bir prense dönüşüverdi.

“Prenses “Aman tanrım, sende kimsin böyle? Minik kurbağaya ne oldu?”

Kurbağa prense “Korkma ben o kurbağayım, şimdi bir prens oldum. Sana başıma gelenlerin hepsini anlatacağım. İnsan olduğum zamanlar küstah ve şımarık biriydim. Bir gün ormanda ava çıkmış, hayvanları öldürüyordum. Derken karşıma bir orman perisi çıktı.”

Peri: “Seni zalim insan. Bu hayvanlar senin oyuncağın değil. Onlarda senin gibi yaşayan birer varlık. Tanrı bu harika doğayı yaratmış ama sen onları yok ediyorsun. Onlar sana hiç zarar verdi mi? söylesene.”

Bende periye “Benimle nasıl böyle konuşursun? Kim olduğumu bilmiyor musun? Buradaki kralın oğluyum ben, bu ormanda benim malım. Her ağacın, her hayvanın bu topraklar üzerindeki her şeyin sahibi benim.” dedim.

Kurbaga Prens

Peri “Sen hiçbir şey bilmiyorsun. Doğanın sahibi tanrıdır. Evreni yaratanda tanrıdır. Sen değilsin! Masum hayvanları öldürmeye hakkın yok.”

Ben periye “Yeter artık bu kadar, çekil önümden.” dedim o anda orman perisi biranda dev ve uzun boylu bir kadına dönüştü. Onu görünce çok korktum. Bana “Seni küstah insanoğlu. Seni bir kurbağaya dönüştürüyorum. Yılanlar karnı acıktığında senin peşinden koşturacak, tıpkı senin avlanman için o zavallıların peşinden koşturduğun gibi.” diyerek beni biranda kurbağaya dönüştürdü.

“Periye ne yaptın bana böyle? yalvarıyorum sana orman perisi. Lütfen bağışla beni. Söz veriyorum bir daha tabiat anaya hiç zarar vermeyeceğim. Canlıların hepsine iyi davranacağım. Ne olur, bağışla beni.” diye yalvardım ama hiç yumuşamadı.

Peri “Sanırım yaptığım yanlışın farkına varmışsın. Ama küstahlığın cezasız kalmayacak. Büyünün nasıl bozulacağını sana söyleyeceğim.”

“Lütfen söyleyin efendim, bu büyüden kurtulacağım.”

“Tabiatın yarattığı canlılara saygı göstermeyen bir prenses bulup, sana iyi davranmasını sağlayacaksın. Eğer bunu başarabilirsen yeniden insan kılığına dönebilirsin ve öyle yaşayabilirsin.” dedi.

Prenses kurbağa prense o kadar kötü davrandığı için kendinden utandı.

Prens “Üzülme artık güzel prenses, söz ver bana canlılara bir daha asla kötü davranmayacaksın ve herkese karşı nazik olacaksın.

“Söz veriyorum prens, artık nazik davranacağım.”

“Çok güzel! Nazik davranacağına söz verdiğine göre senden bir şey isteyebilir miyim acaba?”

“Tabi ki dile benden ne dilersen”

“Şimdiye kadar gördüğüm, en güzel kız sensin. Sana aşık oldum. Benimle evlenir misin prenses?”

Güzeller güzeli prenses hiç tereddüt etmeden bu yakışıklı prense evet dedi. Babasının rızasıyla evlendiler. Her gün hayvanları beslediler. Bunları gören orman perisi de çok mutlu olmuştu:

Peri onlara “Aferin size yavrucuklarım. Ne kadar yüce bir insan olduğunuzu kanıtladınız. Her insanın içinde işte böyle yüce bir varlık yatar. Doğanın değerini bilenler, yüce birer kişi olur. Tanrı hiçbir zaman iyiliklerini üzerinden eksik etmeyecek.” demiş.

O günden sonra ikisi de mutlu bir hayat sürdü.

Kurbağa Prens Özeti

Evvel aman içinde kralın çok güzel bir kızı varmış. Bu kız babasının kendisine hediye ettiği topla sarayın bahçesinde oynamaya bayılırmış. Bir gün altın gibi ışıldayan topuyla bahçede oyarken topu kuyuya düşmüş.

Topu kayboldu diye, ağlarken yanına gelen çirkin kurbağa  “Ben senin topunu çıkartabilirim ancak seninle oynamama ve beraber yemek yememe ve her zaman yanında olmama izin verirsen. ” demiş

Prenses çaresizce biraz düşündükten sonra “tamam ” diye cevap vermiş.

Kurbağa kuyuya dalarak topu çıkartarak prensese atmış. Topunu alan prenses hiçbir şey demeden koşarak saraya gitmiş.

Bir sonraki gün prenses kral babası ile yemek yerken kapı çalınmış. Küçük prenses kapıyı açınca karşısında çirkin kurbağayı görünce kapıyı hemen kapatmış.

Kral kapıda kim olduğunu sorunca prenses durumu babasına anlatmış. Kral ” Söz sözdür kızım, git kapıyı aç ve onu içeri al ”demiş.

Böylece prenses istemeye istemeye onu içeri alarak sofrada yanına oturtmuş. Yemekten sonra prenses mecburen kurbağayı da alarak odasına götürmüş ve bir köşeye bırakmış.

Kurbağa “ben yanında yatmak isterim.” Deyince ona kızan prenses tuttuğu gibi duvara fırlatmış. Tam da o anda kurbağa yakışıklı bir prense dönüşmüş.

Başından geçenleri prense anlatan prens ile prenses evlenerek bir ömür mutlu bir yaşam sürmüşler.

Kurbağa Prens İle İlgili Sorular

  • Kurbağa prense nasıl dönüştü: Çirkin kurbağa “Eğer yanına uzanmama izin vermezsen seni babana şikayet ederim.” demiş. Bu duruma sinirlenen prenses kurbağayı eline aldığı gibi duvara fırlatmış. O anda kurbağa yakışıklı bir prense dönüşmüş.
  • Kurbağayı öpen prensesin adı nedir: Bu güzel hikayenin  baş kahramanının ismi prenses Tiana’dır.
  • Kurbağa Prens in yazarı kimdir: Ünlü Alman yazar Grimm kardeşler tarafından yayımlanmıştır.
  • Kurbağa Prens hangi ülkeye ait: Almanya’ya aittir.
  • Kurbağa Prens ne zaman yazıldı: 1812-1815 yıllarında grimm kardeşler tarafından derlenerek yayımlanmıştır.

La Fontaine MasallarıKısa Masallar3 Yaş Masalları


Benzer İçerikler

Ağzında Güller Saçan Kız
Ağzında Güller Saçan Kız Hikayesi
Şaşkın Leylek Masalı
Şaşkın Leylek Hikayesi
Kıymetli Tuz Masalı
Kıymetli Tuz Hikayesi
Minik Kuzu Hikâyesi
Minik Kuzu Hikâyesi

Yorumlar

  1. With Zğ says:

    Tarih 9 Şubat Çarşamba 2022 sevgilimi bu masalla uyuttum iyi ki varsın iyi ki benimlesin bitanem

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Masal Oku | © 2023, Tüm hakları saklıdır.